260 km/h

AK Parti referendumdan ‘evet’ çıkması için çalışıyor.
Bu amaçla bazı etkinlikler düzenledi. Ankara’dan ‘önemli’ isimler kentimize gelip konuşmalar yaptı.
Söz konusu kişilerin Evet’e katkı yaptıklarını düşünmüyorum.
Ankara’dan gelenler buralarda hele hele kararsız denen seçmen üzerinde hiç bir karşılığı olmayan ‘şeyler’ söyledi!
Ne dediler?
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, “Sistem değişikliğiyle Türkiye daha da hız kazanacak” dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, hızlı bir kalkınma yolculuğu için ‘evet’ denmesi gerektiğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da “Sistem, çatışma ve vesayet üzerine kurulmuş” diyerek yeni sistemin ‘hızlı’ olacağına vurgu yaptı.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi “Biz Türkiye hızlansın istiyoruz’’ dedi.
Son olarak da Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan “Bizi prangalar yavaşlattı” diye konuştu.
Beş isim de ‘hızlanacağız’ diyor.
Evet çıkarsa hızlanacaklar…
Evet dersek hızlanacağız…
Evet olursa son sürat gideceğiz…
Hız, hız, hız…
16 Nisan gecesi sandıktan ‘evet’ çıkarsa birileri balkona çıkıp ‘hanımlar beyler kemerleri bağlayın’ anonsu yapacak gibi.
Öyle bir hava estiriliyor.
İktidar adına konuşanların hemen hepsi icraatları yavaşlatan prangalardan bahsediyor.
Pranga…
Kim pranga?
Hangi kurum pranga?
AK Parti ‘Başbakan’ değiştirdi. Iddia ediyorum ‘apartman yöneticisi’ böyle sorunsuz ve hızlı değişmez!
Cumhurbaşkanı, Yargıtay Başkanı ile çay topladı, Genelkurmay Başkanı ile namaz kıldı! Örnekleri çoğaltmak mümkün…
Hani pranga?
İş dünyası mı? Başına geçmek birbirini ezen iş adamları TÜSİAD’a başkan olmamak için kırk takla atıyor!
Üniversite mi pranga? Rektörler ‘evet’ demek için birbiriyle yarışıyor.
Basın mı yoksa? Bu kısım çok acıklı olduğu için sadece gülüp geçiyorum. Ağlanacak halimize gülüyorum elbette!
Sonuç itibariyle halihazırda yeteri kadar hızlıyız. Hatta belki gereğinden fazla hızlıyız. Anayasa değişikliği görüşmeleri ne kadar sürdü? Normal ülkelerde bir kanun bile aylarca tartışılıyor.
Gerçekten soruyorum; yavaş olduğumuzu düşünen var mı?
Pranga mranga yok. AK Parti ilk yıllarında ‘pranga’ dese kabul edilebilirdi ama an itibariyle ‘ayak bağı’ olan hiçbir şey yok!
İktidar ‘derdini’ başka yollarla anlatmalı.