Bölücü dil terk edilmeli

Terörün amacı asla ve asla askeri, polisi ya da sivil halkı öldürmek değil. Terör örgütlerinin amacı ‘çok sayıda insanı öldürmek’ değildir.
Çünkü ‘öldürmekle, bomba patlatmakla’ hain emellerine ulaşamayacaklarını biliyorlar.
Nedir nihai amaçları?
Alçak saldırılarla toplumun sinir uçlarını tahrik etmek, fay hatlarını harekete geçirmek ve mümkünse insanları karşı karşıya getirmektir asıl hedefleri.
Türlü çeşit hain planlarla ‘bölemedikleri’ ülkeyi ‘sana, bana’ böldürmektir asıl hedefleri.
Dikkat etmeliyiz…
Uyanık olmalıyız…
Necip Fazıl’ın ifadesiyle ‘zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı’ görebilmeliyiz.
Başka türlüsü ülkemize zarar verir.
Patlama ya da saldırı ardından atacağımız adımlara, söyleyeceğimiz sözlere, atacağımız tweet’lere, yapacağımız paylaşımlara dikkat etmeliyiz.
Hainlerin ‘beceremediğini’ başarmak için birbirimizle yarışmamalıyız!
Herkes kullandığı ‘dile’ çok dikkat etmeli.
Bu kapsamda son yıllarda ‘canımı sıkan’ bir durumu sizlerle paylaşmak istiyorum.
AK Parti ve CHP’lilerin bir kısmı birbirlerini ‘terör işbirlikçisi’ ilan ediyor.
AK Partililer, CHP’yi ‘işbirlikçi’ ilan ediyor…
CHP’liler de aynı şekilde AK Parti’yi…
Hainlere hizmet eden bu ‘bölücü’ dilin derhal terk edilmesi gerekir.
Toplumun büyük bir kesimini oluşturan her iki parti için de ‘haksızlık’ yapılıyor.
Her iki kesimin elinde de ‘elle tutulur’ bir kanıt yok. Bölücülerin ekmeğine yağ süren bu davranışın ‘siyaseten’ yapıldığı ortada… Toplumu geren, insanları kin ve nefrete sürükleyen bu tarz siyasetin aslında bir karşılığı da yok.
Aklı başında olan hiç kimse iki partinin de ‘işbirlikçi’ olmayacağını bilir.
Öne sürdükleri iddia ne?
CHP diyor ki; Bu AKP açılım yaptı, terörü azdırdı… Açılım suçlamasını mantıklı bulmuyorum. AK Parti akan kanı durdurmak için, yıllardır belimizi büken sorunu bitirmek için bir şey denedi. Evet, sonuç olumsuz oldu. Evet, birileri süreci kötüye kullanmış olabilir. Bazı noktaları ayrıca tartışılabilir ama ‘açılım’ denenmeliydi.
AK Parti diyor ki; CHP, HDP ile takılıyor, işbirliği yapıyor… HDP’nin ‘siyaset’ yaptığı, silaha değil demokrasiye yöneldiği dönemde CHP’lilerden ‘destek görmüş’ olabilir. Sonuçta ‘ortak amaç’ hükümeti devirmekti. Bu da 7 Haziran’a giderken gayet normaldir. Bugünlerde böyle bir işbirliği ya da destekten söz etmek mümkün değil. Kişisel bazı tavırlar olabilir onlar da partiyi bağlamaz.
Partilerin durumu aşağı yukarı böyle özetlenebilir.
Yani AK Parti’nin de CHP’nin de teröre desteği, teröristle işbirliği söz konusu değildir. Bunlar deli saçması şeylerdir.
Bir an önce aklımızı başımıza alalım. Siyaseti bir kenara bırakalım, ülkemiz için şu ‘bölücü dili’ derk edelim.