ETİ’den bir dünya markası daha

Eskişehir’in mümtaz ailelerinden Eti’nin kurucusu Kanatlı Ailesi, Eti markasından sonra Sarp Yatçılık adı altında tekne imalatı alanında bir marka daha yarattı.
Küçük mutluluklar üreten bir fabrika, 1961 yılında sadece Firuz Kanatlı’nın kendi elleriyle çizdiği bir hayaldi. Eti’nin lezzet yolculuğu, işini aşkla yapan bir avuç insanın gösterdiği cesaret, özveri ve yenilikçilik anlayışı ile başladı. Kalite ve emekle büyüdü, gelişti ve yıllar geçtikçe Türkiye’de ‘mutluluk denince akla’ ilk gelen marka oldu.
Tabi ki Kanatlı Ailesi’nin Eskişehir’e olan katkıları hiçbir zaman yadsınamaz. Spordaki desteği, gıda sektöründeki yeri, havacılık, yatçılık, lojistik, sigortacılık gibi birçok alanlardaki yatırımları ile Eskişehir’e yaptıkları takdir edilmekle birlikte, Türk markasını dünyada yat imalatında da SARP Yatçılık ile temsil etmeye başladı.
Geçen hafta içerisinde ilk imal edilen 46 metrelik Sarp 46 model yat Antalya’da denize indirildi. Yatın Dış Tasarımı ve Gemi İnşa Mühendisliği Sayın Osman Tanju Kalaycıoğlu tarafından yapılmış; tüm mühendislik hesapları ve üretim çizimleri Sarp Yat bünyesinde hazırlanmıştır. Tekne iç tasarımı ünlü İngiliz tasarımcı Adam Lay tarafından yapılmıştır. Sarp 46, Adam Lay’in Türkiye’de yaptığı ilk projedir.
Tekne denize indirilmeden önce ülke dışında 5,Türkiye’den de 1 ödül olmak üzere geçen yıl 6 ödül kazandı. Sarp Yatçılık Genel Müdürü Ünal ŞAKAR da şirket olarak ilk teknelerini denize indirmekten dolayı çok mutlu olduklarını, Türk yat sektörünün de sürekli kendini yenileyerek dünyada üst sıralara geleceğini kaydetti. Okyanus aşabilen özelliği bulunan lüks yat 500 groston ağırlığında ve saatte 14.8 knot hız yapabiliyor.
Sarp Yatçılık Genel Müdürü Sayın Ünal ŞAKAR “İlk süper yat projemiz Sarp 46'yı suya indirmekten büyük bir mutluluk ve gurur duymaktayız. Tüm çalışanlarımıza, tasarımcılarımıza, alt işverenlerimize ve brokerımız John Solomon'a bu proje boyunca göstermiş oldukları yoğun emek ve özveri için teşekkür ederiz. Ayrıca yoğun imalat süresi boyunca çalışanlarımızın ailelerinin bizlere göstermiş olduğu hoşgörü ve destek için de teşekkür ederiz” demektedir.
Eskişehirli olarak biz de; emeği geçen başta Eti Kanatlı Ailesi’ne ve tüm Sarp Yatçılık çalışanlarına teşekkür ederiz.
Bu yazıyı ve bu konuyu niçin seçtiğime gelince, Eti Ailesi’nin Eskişehir’e sosyal alanda, sanayi alanında yaptıklarının yanında bir maliyeci olarak bir konuyu vurgulamak isterim.
Çoğu büyük şirketler Anadolu’da doğmasına rağmen büyüdükten sonra genelde merkez yönetimlerinin, büyük bir kısmını İstanbul’a alırlar. Bunun birkaç nedeni olabilir. Örneğin; pazarlama olanakları, finans piyasalarına yakınlığı gibi büyük şehrin olanaklarından yararlanmak içindir. Ama bir yönü de vergi denetimlerinden kaçmak içindir. Yani İstanbul gibi büyük şehirlerdeki şirketlerin vergi denetimleri küçük şehirlere göre rutin denetime girme olasılıkları düşüktür.
Bu açıklamalardan sonra, ETİ Şirketler Grubu yatırımlarını ve merkezini hiçbir zaman büyük şehirlere kaydırmayı düşünmemiş. Eskişehir’de kalmayı tercih ederek, bu gurubun vergileri de yani Eskişehir’in markası olan Eti Şirketler Grubu’nun vergileri de Eskişehir’de kalmış ve Eskişehir vergi daireleri tarafından tahsil edilmiştir. Bu da Eskişehir’in devlete olan katkısını arttırmakta ve Eskişehir’e değer katmaktadır. Bu yönden de bir Eskişehirli olarak Eti Şirketler Grubu’na ve Kanatlı Ailesi’ne tekrar teşekkür ederim.
Çünkü Eti Şirketler Grubu her alanda her zaman Eskişehir’e sahip çıktığı gibi her Eskişehirli de Eti Şirketler Grubu’na ve yatırımlarına sahip çıkmaktadır.
Bu yeni alanda Sarp Yatçılığa başarılarının devamını diliyorum. Bir denizcilik deyimi ile “vira bismillah” diyorum.
Ve Eti Şirketler Grubu’na ve Kanatlı Ailesi’ne benim çocukluğumdaki ETİ reklamı ile yazımı bitiriyorum.
Size bir bilmecem var çocuklar.
Haydi sor... sor... sor…
Çayda, kahvaltıda yenir.
Acaba nedir, nedir?
Bisküvi denince akla…
Tamam, şimdi buldum!
Hemen onun adı gelir…
ETİ, ETİ, ETİ