Hele bir olsun da, isim kolay iş...

Eskişehir’de, 3’üncü üniversite için uzun yıllar sonra somut bir gelişme yaşandı. Geçtiğimiz günlerde Murat Taşkın ve Hakkı Kutlu'yu arayan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı,  3’üncü üniversite ile ilgili resmi sürecin başladığı müjdesini verdi. Şimdi Bakanlar Kurulu’ndan çıkacak ve imza sürecinin ardından atılacak adımları merakla bekliyoruz.
Tabi Eskişehir’de üçüncü bir üniversiteye aklı başında hiç kimse itiraz etmez. Kimse böylesi nitelikli bir eğitim yuvasının şehre yapacağı katkıyı yadsıyamaz. Hele ki bu Yüksek Teknoloji sıfatıyla olağan üniversitelerden daha özel olacak ise buna müjde dememek ayıp olur.
Yani bende herkes gibi bu üniversitenin Eskişehir için son derece özel ve alkış gerektiren bir yatırım, atılım olacağını savunuyorum. Buraya kadar hiç kimseye itirazım yok. Fakat bazı tartışmalar ve peşin hükümler için henüz çok erken ve zamansız olduğunu da düşünen biri olduğumu da söylemem lazım.
 
İsim vermek zor bir iş değil
Değerli meslektaşlarım Hakkı Kutlu ve Cihan Yıldırım geçtiğimiz hafta Eskişehir'e katkıda bulunan, görev dönemleri boyunca şehre değer kazandırmış isimlerin ölümsüzleştirilmesi için önerilerde bulundular. Hakkı Kutlu, Nabi Avcı ve Hüsamettin Cindoruk, Cihan Yıldırım ise Avcı ve Büyükerşen üzerinden önerilerde bulundular.
Bu konuda tüm öneriler yerinde, kesinlikle olması gereken ve bunun için önerilen isimlerin görüşlerine başvurulmadan hayata geçirilmesi gereken öneriler olduğunu ama tüm bunların zamansız olduğunu düşünüyorum.
Son haftalarda yeni Stadyum'un tamamlanmasına az bir süre kala ortaya çıkan isim tartışmalarının ardından nereye hangi ismi verelim tartışması birbirine karışabilir.
Bir de isim vermek zahmetli, zor, bina yapmak kadar zaman isteyen bir iş değil. Kanaatler ortak ise, kamuoyu uygun görüyor ise bu çabucak yapılabilecek bir iştir.
Rahmetli Hasan Polatkan isminin Havalimanı'na verilmesine itiraz eden oldu mu?
Uluslararası prosedüre rağmen bu iş kolayca çözülmedi mi? En nihayetinde istedikten sonra isim vermek son derece kolay.
Ben isim verelim ama vermek için hem dillere destan olacak denilen meydan hem de çok özel, çok farklı olacağı dile getirilen Yüksek Teknoloji Üniversitesi'nin yapımını bekleyelim. Önce bu yatırımlara dokunalım, görelim, yaşayalım ve sonra bu somut yatırımlara isim verelim diyorum. Hem de kimin ismini vereceksek ona sormadan, görüşünü almadan, izin istemeden.
Hem bunu yaparken Eskişehir'e hizmet etmiş herkesin adını, anısını, hizmetlerini hatırlamış bu sayede onlara da hakkını teslim etmiş oluruz değil mi?