İnadına…

İnsanlar eğlenmesin, mutlu olmasın, maça gitmesin, AVM’ye gitmesin, çarşıya çıkmasın ve hatta sokakta bile gezmesin istiyorlar…
Tedirgin, endişeli, kargaşa kokan bir hava ile besleniyorlar. Toplum günlük yaşantısından, konforundan vazgeçsin diye uğraşıyorlar.
Konserler iptal olsun, stadyumlar boş kalsın, esnaf iş yapamasın, ekonomi zora girsin, insanlar izledikleri haberler sonrası depresyona girsin istiyorlar.
Çünkü vazgeçtiğimiz her şey onlar için kazanılmış bir zafer.
Çünkü biz karanlığa sürüklenirsek bu psikolojik harbin ilk raundu onların olacak….
Onlar ki; onlarI anlatmak için literatüre yeni terimler eklemeli. Zira onları terörist, kahpe, soysuz, hain gibi kelimelerle anlatmak çok yetersiz bir çaba.
Masum insanları hedef alan, arkadan vuran, savunmasız, genç yaşlı ayırt etmeden bunu yapanlara terörist demek bile çok çok az kalır.
O yüzden silahla, topla, tüfekle saldıracağız, köklerini kazıyıp, ciğerlerini sökeceğiz eyvallah ama...
Önce güleceğiz… Çünkü bu toplumun kahkahası, bu toplumun tebessümü, bu toplumun cesareti yaralar onları en çok.
İnadına umutları yitirmeyeceğiz, inadına konsere, maça, eğlenceye gideceğiz.
İnadına kalabalık, inadına korkusuz, inadına bir, inadına mutlu olacağız.
Bu soysuzların, bu korkakların yüreksizliğini, inadına vuracağız yüzlerine.
Onların istediği ne varsa yapmayacağız inadına.
Enseyi karartmayacağız, gemileri yakmayacağız, eve kapanmayacağız.
Yılmayacağız, korkmayacağız, geri adım atmayacağız.
Bir ölüp, bin dirileceğiz, canımız yanacak belki ama…
2017’yi teslim etmeyeceğiz bu soysuzlara, hainlere, kan emici şeref yoksunu organizmalara.
Sahip olduğumuz kudreti de, damarlarımız da dolaşan asil kanı da, bunlardan yüzlerce kat 7 düveli bile dize getiren inancımızla, bugün daha güçlü, daha dik, daha bütün olacağız…