İnce İnce, Özgür Özel

CHP’nin Eskişehir’de yürüttüğü, kendine ait propaganda sürecinin beklendiği kadar olmadığını düşünüyorum. Kararsızları ikna ve katılım konusunda şehir merkezini çantada keklik sayan ve kırsala ağırlık veren çalışmalar bana göre çok sağlıklı kararlar değildi.
Tepebaşı Belediyesi’nin Muharrem İnce’ye tüm zorluklara rağmen yaptırdığı miting, Bülent Tezcan’ın Eskişehir programı ve Özgür Özel’in geçen Cuma gerçekleştirdiği ziyaretler de olmasa elde avuçta CHP organizasyonu adına sağlıklı bir emare olmayacaktı.
Gördük ki insanlar hatipliği iyi olan insanları dinlemek istiyor. Gördük ki EVET isteyenler bile günde 3 kere kapılarını çalarken, ‘HAYIR isteyenler de bir gelsin, biraz sohbet edelim’ diyor.
Gördük ki Muharrem İnce’nin otobüs üstünde, Özgür Özel’in ise her anlamda hatipliği su götürmez ve karar vermeye yetecek kadar net. Bu da her şeye rağmen yapılan bazı organizasyonların aslında 17 Nisan’da CHP adına çıkacak sonuca en müspet katkı olacağını düşündürüyor bana. Volkan yeniden Doğan
AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan, referandum sürecinin partisi adına en etkili isimlerinden biri oldu. Süreç öncesi etkili, sert muhalefeti ile adından sıkça söz ettiren ve gündem oluşturan Doğan için, ‘referandum sürecinde yeniden doğdu’ diyenlerin sayısı ise bir hayli fazla.
Süreç boyunca tam bir görev adamı gibi davrandı. Polemiklere girmedi, fotoğraf vereyim derdine düşmedi. Sabahın erkeninden, gecenin yarısına kadar sessiz, sedasız çalıştı. Üstelik bunları teşkilatlanma konusunda çok önem verdiği mahalle meclisleri ile birlikte yaparak, bu konuda neden geçmiş dönemde iddialı söylemlerde bulunduğunu da kanıtlamış oldu. Rektör Gündoğan Büyükşehir Adayı olur mu?
‘Dur daha referandum olmadı, nereden çıktı bu adaylık?’ diyenleri duyar gibiyim. Duyumlar taze, ihtimal mümkün olunca ‘bekletmeden yazayım’ dedim.
Son günlerde sıkça Anadolu Üniversitesi Rektörü Naci Gündoğan’ın AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olabileceği yönünde dedikodular duyuyorum.
Tam, ‘yok olmaz, ne alaka’ diye kafamdan geçireceğim ama, bunun böyle isteniyor olmasının mantıklı olacağı da aklıma geliyor ve itiraz etmiyorum.
Bir kere Profesör olması, Rektör olması önemli bir kriter. Üstelik geniş bir kesimce tanınan, sevilen ve yönetim konusunda, hele ki büyük bir üniversiteyi yönetme konusunda deneyimli bir isim. Öte yandan AK Parti’nin kaydırma yapmadan, yani başka görevde olan bir ismi o görevden almadan içeriden çıkarabileceği marka isim konusunda da eli çok bol değil diye düşünürsek kulağa mantıklı geliyor.