Nasır

Salı günü yayınlanan “Örgütün belediyelere müdahalesi var mı” başlıklı yazımda CHP İl Başkanı Sinan Özkar’ın Büyükşehir ve Odunpazarı belediyelerinde ‘etkin’ olmak için yaptığı girişimleri ve işbirlikleri yazmıştım.
Bu konu bir süredir CHP kulislerinin ana gündemi olmuştu.
Sayın Özkar’ı ES TV’de konuk ettiğimizde gelen mesajlardan bir kısmı da kulis bilgilerini ‘doğrular’ nitelikteydi. Hatta ‘iddialara’ yenileri eklenmişti. Böyle olunca bende Sayın Özkar’ın odağında olduğu duyumlarımı yazmaya karar verdim.
Son günlerde yapılan politik sohbetlerin ana konusunu “Örgütün belediyelere müdahalesi var mı” başlığıyla yazdım.
Gelen tepkilerden, yazı üzerine yaptığım konuşmalardan bahsedeyim biraz.
Kazım Kurt aradı ve “Belediyede benden habersiz atama, görevlendirme olmaz” dedi. Kurt, konuşulanların ‘dedikodudan’ ibaret olduğunu söyledi.
Arayanlardan bazıları ‘ohoo daha bunlar ne ki’ dedi!
Özkar’ın belediyelerde ‘etkin’ olma çabasına dair pek çok ‘hikâye’ anlattı. Odunpazarı’na yeni başkan yardımcısı atanmasında Özkar’ın ve ‘özel’ ekibinin aktif rol oynadığını ısrarla ifade edenler oldu. Yeni başkan yardımcısının önümüzdeki günlerde Özkar’a uzak ‘kimi isimleri’ tasfiye edeceğini, gücü yetmezse de pasifize edeceğini kaydettiler.
Özkar’ın Ataç ile ‘selfie’ yapacak yakınlaşması hakkında konuşanlar ise “Hoca’ya doğrudan mesaj ama adresine ulaşmayacak! Daha doğrusu zarf açılmayacak, doğrudan geri dönüşüme… Ataç da bunu yemez. Özkar’ın çabası boşuna” dediler. Facebook hesabı olmayan CHP’li abime “Özkar’ın Ataç’a yakınlaşma çabalarına Hoca ne der” dedim?
Telefonun ucundaki şahıs “Hoca artık bi şey demez, sadece seyreder çünkü Sinan’ı sildi” diye cevap verdi.
Nasıl sildi, ne demek silmek dedim?
Eski tarz telefon kullanmakta ısrar eden kişi Büyükerşen’in Özkar’ı belediyeden kovduğunu iddia etti. Hoca, Özkar’a defol demiş, gözüm görmesin demiş, Sivrihisar’a dön demiş, bir daha gelme demiş, çattık yaa demiş…
İnanılır gibi değil ama adamın iddiası bu şekilde. Hayırlısı olsun abi dedim ve kapattım.
Bir başkası “Kardeşim Suat Ader neden uzaklaştırıldı zannediyorsun” diye sordu bana. Bu abiye ‘Hopp burada soruları ben sorarım” demedim elbette… Ader’in Özkar ile işbirliği yaptığı iddiasıyla, gerekçesiyle belediyeden gönderildiğini ifade etti. Bu kişi de “Özkar, Büyükşehir’e gelemez artık. O iş bitti” dedi.
Yaptığım konuşmalardan anladığım Özkar’ın arkasında sadece Kazım Kurt kalmış. Özkar’ın işi zor görünüyor. Zaten örgütün yarısı karşısında, Ataç’ı hiç kazanamadı, Hoca’yı kaybetmiş, vekillerin tutumu da ortada. Cesaretiyle takdir toplayan Cemal Okan Yüksel bile Özkar ile ‘gizli gizli’ mesajlaşıyormuş!
Bu görüşmeleri yaparken Facebook’ta yaptığım bir paylaşımın altına yorum geldiğini gördüm. “Ahaa Sinan Özkar geldi” demedim tabii… Ama yorum yapan Özkar’mış! Sezai Karakoç’tan yaptığım paylaşımın altına “Dünkü yazıyı sen yazmadığın için mi? Paylaşmıyorsun. Peki, kalemimi tutan kimdi? Böylesi berbat bir senaryonun altına nasıl imza atabildin? Günahıma girip vebal alıyorsun. Zerre kadar inancın varsa bir muhasebe yap. Seni Yüce Rabbimin takdirine havale ediyorum” yazmış.
Sayın Özkar! Benim kalemimi tutmaya kimse cesaret edemez. TC’mi yollayım, UYAP’tan girin son beş yılda hakkımda açılan davalara bakın. 118 80’i de arayabilirsiniz… Sonra yeniden konuşalım. Bulunduğunuz makama sizi birileri getirmiş olabilir ama ben konumumu kalemimi sıkı sıkı tutmaya borçluyum. Öyle sıkı tutuyorum ki; ellerim nasır bağladı!
Söylenecek çok şey var ama şimdilik bu kadar yetsin. İddialar böyle, ben hakkınızda konuşulanları yazdım. Cevap hakkınız vardır. Instagram’a da beklerim. Orası daha renkli… Yazın lütfen…